Fenerbahçe Spor Klübünün ilk başkanı olan Ziya Songülen'den itibaren hem Türkiye hemde avrupada çehresi değişti bu renklerin .Endüstriyelleşen futbolla ve ''son başkan'' ile beraber son noktaya kadar ulaştı bu gelişim.Büyük bir çoğunluğa göre astronomik ücretlerle aldığı futbolcularla,geliştirdiği ve yeniden yapılandırdığı tesislerle,kulüp kasasına kazandırdığı milyonlarca dolarlık yıllık gelirlerle asla yerini bırakmaması gerken bir başkan profili yarattı onların gözünde.Peki bu gerçekten yeterlimiydi??Yani fenerbahçe ruhunu yansıtmak fenerbahçeli olmak!!.Insanları kendisine küstürerek,başkalarından üstün tutarak mümkünmü bu? işte orası gerçekten şüpheli.Böyle bir takımın başkanlığını yapan bir insanın kendi yaptığı hataları,söylediği sözleri göz ardı edip başkalarını suçlaması,kendisini diğer başkanlardan hatta kendi takımının taraftarlarından bile üstün tutması,Türk futbolunun gelişmesi için diğer takımlarla birlikte hareket edeceğine kulübü onlardan soyutlaması,insanları bu renklere küstürmesi......yazıcak birçok şey daha var ama burda sorulması daha doğrusu benim gibi fenerbahçeli taraftarların kendilerine sorması gereken şey şu ; Fenerbahçenin adını karalamak bu kadar kolaymı? Bana göre bu tarihi,bu renkleri insanlara küstürmek bu kadar kolay olmamalı.
Ve Almanlar için trajik,boğalar içinse mutlu son...İspanya 33.dakikada Fernando Torres'in şık vuruşuyla Almanya karşısında 1-0 öne geçti… işte kupa da bu tek golle geldi.EURO'08 in galibi İspanya maç boyunca oynadığı hırslı ve inançlı futbolla gerçektende kupayı ne kadar çok istediğini tüm izleyenlere gösterdi.((yirmi bir maçlık namağlupluk seriside bu inancın bir göstergesi olsa gerek))44 yıllık özleminde bu işin içine girdiğini unutmazsak gerçekten hakedilmiş bir başarı bu.
